Artsakh`ta El Yazmaları Süsleme Sanatı
Bu bölümdeki el yazmaların kaynağı Maştots`un adını taşıyan Matenadaran Eski El Yazmalar Enstitüsü`dür. |
12-13. asırlar Artsakh`ın kültürel yaşamında özel bir yer tutmaktadır. Bu ülkede zenaatların yükselişe geçtiği, çok sayıda manastır ve kiliselerin inşa edildiği ve mimarinin eski görkemine kavuştuğu bir dönemdir. Bu açıdan söz konusu asırlarda Artsakh`ın Ermeni el yazmaları sanatının merkezi konumuna gelmesi ve orada otuz kadar el yazması üretim merkezlerinin açılması ki, bunlardan en ünlüsü Gandzasar`dı, hiç de tesadüfi değildi. Yazma sanatı buna müteakip asırlarda daha da gelişti.
Artsakh manastırları sadece el yazması üretim merkezleri değillerdi. İlginçtir ki, diğer Ermeni kazalarından çok sayıda tanınmış el yazmaları, muhafaza edilmeleri için Artsakh`ın bu güvenilir kalesine emanet edilmekteydiler. Ayrıca Artsakh melikleri tanınan birkaç el yazmayı kurtarmak, bunları kendi ülkelerine kazandırabilmek için yabancı istilacılara yüklü bir servet ödüyorlardı.
13. asır Ermeni tarihçilerinden Kirakos Gandzaketsi yabancı istilacıların önemli kitapların değerli ciltlerini yağmalayıp, kendi birliklerindeki Hristiyanlara cüzi fiyata sattıklarını, onların da memnuniyetle satın alarak, çevrede bulunan kilise ve manıstırlara bağışladıklarından bahseder (Burada sayısız büyük küçük Kutsal Kitaplar vardı, bunlara el koyan yabancılar değerli olanları yok pahasına ordularındaki Hristiyanlara satmaktaydılar. Onlar da büyük bir zevkle satın alıp, yöredeki kazalarda kilise ve manıstırlara bağışlıyorlardı. Ayrıca esirlerden, aralarında erkek, kadın, çocuk, piskopos, rahip ve sarkavagların da bulunduğu birçoğunu da, bedelini ödeyip, mümkün olduğu kadar satın almaktaydılar. Avag, Şahinşah, Vahram oğlu Ağbuğa ve Tanrı korkusu olan Dopi oğlu Grigor Khaçentsi satın alan Hristiyan meliklerdendiler, bunların birlikleri de, Tanrı kendilerini mükafatlandırsın, zira hepsini serbest bıraktılar, istedikleri yere kendi iradeleriyle gitmelerini sağladılar. Gandzaketsi, Ermeni Tarihi, 34. bölüm). Tarihçimiz bazı isimler vermektedir, Grigor Khaçentsi`nin adını da ki, bu zat el yazmaların korunmasına değerli hizmetler sunmuştur.
Artsakh`ta muhafaza edilmesi sayesinde birkaç eski ve zarif el yazmalar, Metz Şen köyünün 909 tarihi İncili, Dizak`ın (şimdi Hadrut ilçesi) Tsor köyünün 1040 tarihli İncili, “Begyunts`un” 11. asra ait İncili, Hromkla`da (Kilikya) 1166`da kopyalanmış İncil gibi eserler günümüze kadar ulaşmıştır.
Ayrıca Artsakh`ta Ani yöresinde yazılan ve Ani`deki rivayete göre 1211`e kopyalanan “Haghpat” İncili ile 1232 yılında Grigor Lusavoriç tarafından tezhip edilen (Artsakh`ın Targmançats Manastırına bağışlandıktan sonra “Targmançats”, diye anılan) İncil de muhafaza edilmiştir.
Artsakh`ta kaleme alınan el yazmalara gelince, bunlara ilişkin önsöz olarak şöyle bir sunum yapalım:
1212`de Artsakh`ta kaleme alınan, Artsakh`ın Vakhtang Khaçentsi İncili veya Vakhtang-Tangik diye bilinen ünlü el yazması, Artsakh`ın Utik eyaletinin günümüze ulaşan süslemeli en eski yazmasıdır. Bunun içine büyük bir maharetle mihraplar, dört Evanjelistler, Yaradanı simgeleyen birkaç minyatür, Müjdeleme, Doğuş ve Göğe Yükseliş manzaraları resmedilmiştir. Tezhip ustası Toros`un adı dahi belirtilmiş.
Vakhtang Khaçentsi`nin yazmasından sayfalar | |
Sanat uzmanı Hravard Hakobyan Artsakh`ta kaleme alınan el yazmaların niteliksel özellikleri ve sanatsal değerlerine ilişkin şu tespitte bulunmaktadır: “Bu el yazmalar çoğunlukla mihraplar, ünvan sayfaları, Evanjelistlerin portreleri ve zengin kenar süslemeleriyle bezenmiş olup, büyük bir ustalıkla yazılmıştır. Burada hala mimarinin yapısal izlerini taşımakta olan mihraplar ile başlık sayfalarının zerafetinin yansıması, neşe saçan kapsamlı renkledirmelerle güçlendirilmektedir. Hakim olan zümrüt yeşili ve tarçın kestaneye beyaz eklenmiş mavi ve mor pembenin parıldayan tonları hoş bir çekicilik ve yumuşaklık katmaktadır. Altın yaldızın kullanılması ise resimlere asil görünüm kazandırmakta. Belirtmek gerekir ki, mihrap ve ünvan sayfalarının genel yapıtsal mimari niteliği, bitki motifleri ile geometrik süslemelerin orantılı bir şekilde düzenlenmesi, söz konusu el yazmaları Artsakh ve Syunik kültüründeki diğer yapıtların güzel sanatlar sistemine bağlamaktadır (H. Hakobyan, Ortaçağ Artsakh Sanatı, Yerevan 1991, s. 33) ”.
Matenadaran`da muhafaza edilen 13-14. asır Artsakh İncilinden manzaralar |
1447 tarihli İncil | 13-15. asırlara ait İncil 14, 17 ve 18. asırlarda restore edilip, ciltlenmiştir ve bunlar birkaç kez sahip edinmiştir. |
Uzmanlar yukarıda ve aşağıda gösterilen ve hepsi de 13-14. asıra ait olan İnciller arasındaki belirli üslup benzerliklerinin altını çizmekteler. Bunları kaleme alanlar her ne kadar aynı müellifler olmasalar da, yazmalar en azından aynı geleneklerle hazırlanmıştır.
Bu İncil`i Ovannes ve Toros nakşetmiş olup, 13-15. yüzyıllarda kopyalanmıştır. Bunun süslemelerinde temel olarak bir önceki iki yazmadaki konular işlenmiştir ki, bununla aralarındaki üslup benzerlikleri birkez daha gözler önüne serilmektedir. |
İncil`deki İsa Mesih`in vaftiz minyatürü, göstermiş olduğumuz bir önceki İncil`in aynı konudaki resmine son derece benzemektedir, aralarındaki temel farklılık ise bir öncekinde dini bu tören katılan kalabalığa ve Tanrı`nın Sağ eline yer verilmemiş olmasıdır, oysa burada Kutsal Ruh belirgin bir biçimde Miron yağı kabını tutmakta. Mabette Yaradan ile buluşma tasviri de iki sıra yukardaki resmi anımsatmaktadır.
Metni bize Vardan Devrikyan iletmiştir.